Ayrton Senna da Silva, bundan tam 16 sene önce (1 Mayıs 1994), San Marino'da Tamburello virajında geçirdiği kazada hayata gözlerini yumdu.
Ölümünden sadece 1-2 ay önce sanki içine doğmuş gibi, şöyle demişti efsane pilot:
" Yarışlar, rakiplerle mücadele benim kanımdadır benim bir parçamdır. Eğer bir gün, hayatıma mal olacak bir kaza geçirirsem tek isteğim herşeyin hemen, bir anda olup bitmesidir. Tekerlekli sandelyeye mahkum kalmak istemem ya da hastane köşelerinde yıllarca sürünmek de istemem. Yaşayacaksam herşeyimle, bir bütün olarak yaşamalıyım. Yarım olarak yaşamak beni mahveder..."
O kuşkusuz tarihin gelmiş, geçmiş en iyi F1 pilotuydu. Herşeyiyle kendisini tek bir amaca adamıştı: Kazanmak. Kırmış olduğu rekorların yıllarca yakınına bile yaklaşılamadı. Fakat herşeyden önemlisi Senna cesur olduğu kadar yardım sever de bir insandı. Belçika 92'de, antreman turlarında kaza yapan Eric Comas'ı gördükten sonra arabasını kenara çekip yardımına koşmuş ve ilk yardım ekibinden daha önce olaya müdahale etmişti.
Senna'nın F1'e kuşkusuz en büyük katkısı güvenlik önlemleri oldu. Zamanında dile getirdiği güvenlik önemlerinin pek çoğu ne yazık ki O'nun ölümünden sonra hayata geçirilebildi. Yine de pek çok pilotun hayatı Senna'nın ölümü sayesinde kurtulmuş oldu.
Senna, pek çok toplantıda F1'de ki pilotların hayatını tehdit eden güvenlik açıklarını dile getirmişti. Fakat o dönemin koşullarında radikal değişiklikler yapmak zordu ve yapılamamıştı.
Ölümünden yalnızca 1 hafta kadar önce, San Marino pistinde F1 yöneticileri ile birlikte bir gezini yapan Senna, Tamburello virajı konusundan şüphelerini dile getirmişti. Virajın hızlı girilen bir viraj olmasına rağmen yüzeyinin fazla tümsekli olduğunu dile getiren Senna, viraj yüzeyinin traşlanması gerektiğini dile getirmiş. Fakat sadece 1 hafta sonra Ayrton Senna'nın otombili zemine yaptığı bir temas sonucu Tamburello'da bariyerlere çarpar.
Senna'nın ölümü aslında fazlasıyla trajiktir. Senna yarışlarda maksimum downforce elde etmek amacıyla takımından aracı minimum yüksekliğe getirmelerini istemiştir. Öyle ki araç, zemine temas etme sınırında gitmektedir. Yarışın daha başlangıcında kaza meydana gelir ve 8 seyirci ile bir polis görevlisi yaralanır. Bunun üzerine yarışın yeniden başlatılmasına karar verilir. Senna'nın ise bu sırada lastikleri soğumuş ve bu sebepten dolayı araç yere daha da fazla yaklaşmıştır. 7. tur geldiğinde, Senna Tamburello girişinde frene bastığında artık herşey için çok geçtir. Aracın arka tarafında ki takozlar, Tamburello'nun tümsekli yüzeyine sürter, araç zaten yere aşırı derecede yakın olduğundan, takozların yere temasıyla birlikte arka tekerleklerin yolla olan teması ciddi bir oranda azalmıştır. Araç tamamiyle kontrolden çıkmış bir şekilde yavaşlamak ve virajı dönmek yerine, hızını azaltmadan dümdüz bir şekilde bariyerlere doğru yoluna devam eder. Senna bariyerlere çarptığında klasik bir F1 kazası gibi durmaktadır. Yarış hakemleri sarı bayrak sallayarak diğer pilotları uyarırken, diğer yandan da Senna'nın araçtan inmesini beklemektedirler. Fakat Senna o araçtan hiç inemeyecekti. Çünkü araç lastik bariyerlere ilk çarptığı anda başka bir trajedi yaşanır. Çarpmanın etkisiyle yerinden fırlayan sağ ön lastik, tüm hızıyla Senna'nın kaskına çarparak kafa tasını kırar. Çeşitli kaynaklarca Senna'nın kazanın ardından kaldırıldığı hastahanede öldüğü açıklansada, Senna Tamburello virajının çakıl havuzunda hayatını kaybetmişti.
Tüm dünyanın sevgisini kazanan, elde ettiği gelirden bir kısmını her zaman hayır işleri için harcayan bir şampiyondu Ayrton Senna. Pist üzerinde rakiplerine göz açtırmayan bir hırs ve cesaret abidesi olsada, pist dışında ki yaşamında mütevazi bir iyilik meleğiydi. Ruhun şad olsun, Ayrton Senna...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder